ust_reklam
Keşfet

Barselona’nın En İlginç Yeri: Labirent Park’ta Kaybolmak

Parc del Laberint d’Horta, Barselona‘nın kuzeyinde şehir merkezinin dışında bulunan gizli bir mücevher. Hiç şüphesiz Parc del Laberint, Horta ve Guinardó bölgesinin yemyeşil bir hazinesi. 1792 yılında İtalyan mühendis Domenico Bagutti tarafından tasarlanan park, Barselona’nın en eski bahçesi ve rengârenk çiçek türleri, küçük meydanları, uzun boylu ağaçları ve romantik bahçeleri ve şelaleleri ile sanatsal bahçeciliğe eşsiz bir örnek. Parkın ormanlık alanı, Neoklasik bahçeleri ve 55 hektarlık kısmen peyzajlı bahçeleri mutlaka görülmeye değer.

Keşfedilecek gizli köşelerle dolu olan bu parkta mitolojik figürlerin heykelleri oldukça ilgi görüyor. Ayrıca parkın genelinde bulunan küçük tapınaklara ve Neoklasik eğlence alanına tek kelimeyle hayran kalacaksınız.
Şehrin kuzey ucunda yer alan Parc del Laberint, bahçelerin ve çeşmelerin zarif bir karışımı ile çevrili. İhtişamlı bir krallık bölgesi olan Alhambra’nın Barselona versiyonu olan parkta su, bahçenin temel unsuru ve her alanda şelaleler, akarsular, göletler, kanallar ve parkın çevresindeki doğal çam ormanı gibi hemen hemen her yerinde su ön planda.

• Parkın Tarihi
1791 civarında inşa edilen Parc del Laberint’in Barselona’nın en eski parkı olduğu söyleniyor, aslında iki park var; orijinal bir Neoklasik tarzdaki park ve bir de yeni yapılan Romantik tarzı park. Park, 19. yüzyılda Arabesk tarzında restore edilmiş ve yeniden dekore edilmiş, 14. yüzyıldan kalma bir kır evi olan Torre Soberana’nın da evidir. Park adını, servi ağaçlarından yaratılan labirentten adını alıyor. Horta Labyrinth Park kentin en eski korunmuş bahçesine sahip; bir dönem Neoklasik, sonra da İtalyan görünümüyle Romantik bir tarza büründü.

• Labirent
Neoklasik bir bahçede yemyeşil koridorlar bulacaksınız. Labirentte yol alırken karşınıza çıkacak Yunan mitolojisi heykelleri ve süslü çeşmeleri mutlaka yakından görmelisiniz. Selvi çitlerinden yapılmış Labirent, yaklaşık 750 metre boyunca uzanıyor ve boyları ise yaklaşık 2 metre. Sizin de Yunan mitolojisine ayrı bir merakınız varsa şayet saatlerce bu labirentten çıkamayacağınızı söyleyebiliriz. Labirentin ortasında Eros’u gösteren bir heykel bulunuyor.

Park, sadece bir labirentten çok daha fazlasını sunuyor. Çok sayıda eski ve tarihi binalar, çeşmeler, göletler ve sessiz ormanlık alanları keşfe çıkabilirsiniz. İşte eski bir bina:

• Biyoçeşitlilik
Parkın tam merkezine gitmeden önce buradakien popüler ağaç türü olan Tiliatomentosa’nın bol bulunduğu bahçenin içinden yürüyebilirsiniz. Avrupa porsukları (Taxusbaccata), defne yapraklı salyangoz ağaçları (Cocculuslaurifolius) ve Lagerstroemiaindica ve Camellia, bölgedeki biyoçeşitliliği gösteren en güzel bitkiler.

• Peyzaj ve Tasarım
Romantik mi yoksa Neoklasik bir bahçe mi? Her ikisi için de çeşitli tartışmalar var. Bir yandan simetri, sanat ve düzenli peyzaj, Toskana sütunlarına sahip küçük tapınaklar, çeşmeler ve mitolojik anlamı olan gösterişli heykeller; öte yandan şelale ve akarsular, yosun ve orman bitkileri, vahşi ve gölgelikli bir bahçe, sarmaşık ve Afrika lilyumları, Avrupa porsuklarından oluşan karmaşık bir ağaç düzeni, çam ağaçları ve hatta sahte bir mezarlık. Düzenli ve tuhaf yeşilliklere baka baka doyamayacaksınız. Bunlar 1791’de Neoklasik tarzda orijinal olarak yaratılmış, ancak 1853’te Romantik tarzın geliştirilmesiyle birlikte farklı bir hal aldı.

BONUS

• En yakın metro istasyonu: Mundet (L3)
• Giriş ücreti: Kişi başı 2,17 €
• Çarşamba ve pazar günleri giriş ücretsiz!
• Açık olduğu günler: Pazartesi – Pazar
• Açık olduğu saatler: Sabah 10.00 – değişken (mevsime göre değişiyor)
• Tekerlekli sandalye kullanımına uygun
• Rehberli turlar mevcut

Yorum Yap

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

EN YENİ YAZILAR

Yukarı