Fransa’nın ve Paris’in simgesi haline gelen Eyfel Kulesi‘nin nasıl yapıldığını biliyor musunuz? Bugün birçok kolye, tablo, anahtarlık, hediye ve süs eşyasına konu olan, filmlerin çekilip romanların yazıldığı Eyfel Kulesi, söylendiği gibi demir yığını olmanın dışında çok öte bir mimariye sahip. Zamanını aşan, zaman ve mekanüstü bir tasarım olan bu kule için binlerce işçi çalışmış, milyonlarca demir parça kullanılmıştır. Fotoğraflarda kare kare kulenin tarihini anlatmaya çalıştık. Hiçbir şey yazmadan bile fotoğraflarda tüm detayları görebilirsiniz.
1889 yılında Fransız Devrimi’nin 100.yılı için yapılan kutlamalar çerçevesinde düzenlenen Paris Fuarı anısına yapılan Eyfel Kulesi, fuarın giriş kapısı olarak inşaa ettirilmiş.
Gustave Eiffel’in firması tarafından yaptırılan kulenin inşaat masrafları, 7.739.401 Frank 31 Sent tutmuştur. Kule açılmadan hemen önceki 5 ayında yapıyı ziyaret edenlerle kulenin masrafının 3/4’ü çıkarılmıştır.
Toplamda 3000 işçinin çalıştığı Eyfel Kulesi yapımı 26 ay sürmüş.
18.038 adet demir parçası 2,5 milyon perçinle bir araya getirilmiş. Ve inşaa sırasında hiçbir ölüm yaşanmamıştır.
300 metre yüksekliğindeki kule çelikten değil, demirden inşaa edildiği için günümüze kadar sapasağlam bir şekilde ulaşılmıştır.
Kulenin en tepesinde televizyon vericileri bulunmaktadır.
Her 7 yılda bir 60 ton boyayla boyanın Eyfel Kulesi, 200.000 metrekarelik bir alanı kaplıyor.
Kuleyi gezmek isteyenler üç asansörle kulenin ilk iki katına ulaşabilir, isteyenler merdivenleri de kullanabilir. En üst kata çıkmak isteyenler ise, ikinci kattaki diğer asansöre geçebilir.
İkinci Dünya Savaşı sırasında asansörlerdeki arızalar nedeniyle Adolf Hitler kuleye yaya olarak çıkmıştır.
Kulenin bugünkü ağırlığı 10.000 ton civarındadır.
Kulede 1665 tane basamak bulunmakta.
Açılışından bu zamana kadar Eyfel Kulesi’ni 250 milyondan fazla turist gezmiştir.
Dünyanın en çok kazanan, en prestijli yapısıdır.