Türk vatandaşlarının en büyük sorunu olan vizeye durumu, birçok yeni yer gezmek, görmek ve keşfetmek isteyenlerin elini kolunu bağlıyor. Ama bu sorunun ötesinde Türk vatandaşlarından vize istemeyen o kadar çok ülke var ki; biz bugünkü yazımızın filtresini daha da daralttık ve vizesiz gezebileceğiniz en güzel 4 tropik adayı konu aldık. Artık tek yapmanız gereken; sadece pasaport çıkartarak, bütçe ve tatil planlamalarına başlamak olacak. Dominik’ten Seyşel Adaları’na; Barbados’tan Mauritius Adaları’na kadar uzanan bu güzel yolculuğa çıkmaya hazırsanız sizi şöyle alalım…
- Dominik Cumhuriyeti
Vizesiz gezebileceğiniz en güzel 4 tropik adadan biri olan Dominik Cumhuriyeti, adeta bir cennet. İsmini, sahillerini Survivor yarışmasından hatırlar gibi olduğunuza adımız gibi eminiz. Hakikaten de bu adanın zaten var olan popülaritesini, üç dört misline çıkaran en önemli etken, Survivorprogramı. Dominik Cumhuriyeti’ne olur da bir gün giderseniz, Survivor Adası turu adı altında paketlerin, bilhassa Türkler tarafından büyük ilgi gördüğüne şahitlik edersiniz.
Karayiplerde; Hispanyola Adası’nda yer alan Dominik Cumuhuriyeti’nde her il, ilçe, belde, kasaba, denize çıkıyor. Dominik’in en büyük özelliği de; dünyaca ünlü kâşif, Kristof Kolomb’un Amerika Kıtası keşfinde ilk ayak bastığı yerin Dominik olmasıdır. Bir diğer küçük hatırlatma ise Dominik’i gezebileceğiniz en uygun aylar hakkında; şöyle ki Dominik’te Haziran-Eylül ayları arasında büyük kasırgalar çıktığı için yerli halk bile dışarı bazı zamanlarda çıkamıyor. Bu tarihler dışında dilediğiniz zaman bu adalar topluluğunu gezmeniz mümkün.
Dominik Cumhuriyeti’nde yapacağınız gezi planı, 7 veya 8 günden az olmamalı çünkü gezilecek yerleri, epey fazla. Santo Domingo, Samana, Cabarete, PuertoPlata, La Vega, Punta Cana gibi çok sayıda görülecek yer olması nedeniyle Dominik’te 1 haftadan az kalmamanızı öneriyoruz. Eğer bu adaya gitmeye karar verirseniz birçok turizm firmasının Dominik Cumhuriyeti turları bulunuyor. Kendinize en uygun tarihe rezervasyon yaptırıp bu doğal güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz.
- Seyşel Adaları
Seyşeller diye de geçen Seyşel Adaları, vizesiz gezebileceğiniz en güzel adalardan biri olsa da; ne yazık ki hala hak ettiği üne kavuşamamıştır. Hint Okyanusu’nda yer alan ve birçok adacıktan meydana gelen Seyşeller, turkuazdan camgöbeğine kadar mavinin her tonunu bir ressam edasında gözler önüne seren sahillere sahip. Kumsalları ise genelde beyaz ve altın sarısının muazzam uyumuyla ziyaretçilerine eşsiz deneyimler yaşatıyor. Ada denilince zihnimizde canlanan palmiyeler ise adaların her yerinde. Seyşeller’de bisiklet veya araba kiralayabilir; ya da yürüyerek bile bir noktadan diğer bir noktaya ulaşımınızı sağlayabilirsiniz.
Denizi ve kumsallarının doğallığından bahsetmişken; dalış, sörf gibi su sporları için de oldukça elverişli sahillerinin olduğundan söz etmemek olmaz. Seyşeller’de geçireceğiniz her gün, her dakika, “Bu tatil hiç bitmesin!” diye yakınacağınızı şimdiden duyar gibiyiz.
- Barbados
Karayipler’in en İngiliz adası lakabını alan Barbados’a bu ismin verilmesinin sebeplerini, orada birkaç gün geçirdikten sonra çok daha iyi anlayacağınız kesin. Adada göreceğiniz ya da tadacağınız beş çaylarında, yemeklerinde, mekanların konseptlerinde, hatta akşam yemeği için gideceğiniz bir restorandaki müşterilerin kıyafetlerinde, kısacası her şeyde İngiliz rüzgarlarının estiğini hissedeceksiniz.
Tropik bir ada olan Barbados’un zengin ve köklü bir tarihi var. Gece hayatının oldukça hareketli olduğu bu adada, bir saniye bile sıkılmayacağınızın sözünü şimdiden verebiliriz.
Barbados Adalarında gezip görebileceğiniz en güzel yerler arasında Miami Beach, Parlamento Binaları, NidheIsrael Müzesi, AccraBeach, Hunte’sGardens, SunburyPlantation House, Barbados Wildlife Reserve, GarrisonSavannahArea ve GraemeHall Nature Sanctuary yer alıyor. Ayrıca Barbados’u vizesiz gezebileceğinizin müjdesini de verelim.
- Mauritius
Vizesiz gezebileceğiniz 4 tropik ada isimli listemizin en nadide çiçeği olan Mauritius Adası, bir adada hem lüks hem de salaşlığın o hoş cazibesini arayanlar için kelimenin tam anlamıyla biçilmiş kaftan diyebiliriz. Hemen hemen her yaştan ve zevkten insana hitap eden olanaklarına, konaklama, yeme içme, eğlence seçeneklerinde rastlayabilirsiniz. Tertemiz ve masmavi pekiştirmelerini, gönül rahatlığıyla kullanabileceğimiz denizi ve sunduğu makul tatil alternatifleri ile turistlerin gözde mekanlarından biri.
Adanın merkezinde konumlanan ve küçük bir kasaba olan Quatre Bornes’ta adaya ve kültürüne özgü hediyelik eşyalar ve kıyafetler bulabilirsiniz. Mauritius’un en yüksek şelalesi, Chamarel Waterfall önünde fotoğraf çekilmeden sakın ola ki dönmeyin. Bunun dışında Eureka, devasa golf sahaları, ve farklı konseptteki kafe ve restoranlarına uğramanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.